Son Sure Son Uyarı
Kuran’ımız mucizedir. Kelimeleri, ebedîliği, ezberlenme kolaylığı, anlatım üslubu ve daha nice özellikleri ile bizi hayrete düşüren, derinliğine çeken kitabımızdır. Okumak, anlamak ve uygulamak için gönderilen hayat kurallarımızdır. Dizilişindeki hikmeti bile anlayışımıza yön veren bir mucizelikte apaçık önümüzdedir. Başlayışı ve bitişi başlı başına bir ders konusudur. “Rabbimiz, kelamını sonlandırırken, son cümlelerini bize okuttururken neleri hatırlatıyor, aklımızda en son hangi maddeler varken kitabımızı kapatıyoruz.” bu bile üzerinde tefekkür etmemiz gereken bir mucizedir. Kitabımız her özelliği ile mucizedir. Tertibi de mucizedir. Korunması da mucizedir. Her birinde aklımızı çalıştırmamız gereken muhteşem hikmetler vardır. Bu hikmetlerin biri de hiç şüphesiz Kuran’ın son cümlelerini ihtiva eden Nâs Sûresi’dir.
İNSANLARDAN İNSANLARIN RABBİNE
Eğer insandan korunmak için uyarılıyorsak birtakım kullarını imtihanı gereği şeytanlaştırarak üzerimize salacaktır Allah. Buna adımız gibi emin olmalıyız. Son uyarılar insan üzerinden ise insan şeytanlaşabilir. Buna hazır olacak Kuran’a iman edenler. Başkasının kuyusunu kazanlar, mümin kardeşinin zarar görmesini isteyenler, huzur kaçıranlar, fitne çıkaranlar, moral bozanlar, ailelerin arasını açanlar, kendi nefisleri için ümmetinin zelil olmasına göz yumanlar Kuran’ımızın uyardığı son tiplemelerdir. Bu insan cinslerine hazırlıklı olalım ve bu gibi tiplerden olmayalım diye Rabbimizin son ayetlerini okuyup “Allah doğru söylemiştir.” diyerek kitabımızı kapatıyoruz ve Kuran’ı hatmediyoruz.
KENDİSİNDEN SIĞINILAN OLMA!
Son uyarıların içinde çizilen insan portreleri bizi teyakkuza davet ettiği gibi kaçınmamız gereken bir karakteri de dikkatimize sunuyor. İnsanlar, bizden Allah’a sığınıyorlarsa ciddi sorunlar yaşıyoruz demektir. Son ayetlerin bizi tarif etmesi gibi ağır bir tehditle karşı karşıya kalmış oluruz ki bu da büyük bir zarardır Müslüman için. Okumaya başlarken şeytandan Allah’a sığındığımız Kuran, son cümlelerinde insandan da Allah’a sığındırıyorsa bizi ve bu kişi de ben isem vay benim halime kıyamet günü!.. Şeytan ile aynı kategoride olmak ne kötü!..
HEDEF KENDİSİNE SIĞINILACAK BİRİ OLMAKTIR
Biz Allah’ın kuluyuz. O’nun yeryüzündeki temsilcileriyiz. O’nun sıfatları ile sıfatlanmadan bu seviyeye gelemeyiz. O, sığınma adresimizdir. Yegane sığınak O’dur. Kulları da sığınmayı temsil pozisyonunda olabilir. Kendisinden sığınılan değil, kendisine sığınılan insan olmak bu temsili gerçekleştirebilir. İnsanız ve beraber yaşayacağız. Bir vücut gibiyiz hep beraber. Birbirimize danışacağız, dertlerimizi paylaşacağız. Ama danışılacak biri miyiz? Paylaşılacak insan olmayı hak ediyor muyuz? Zorda kalan Rabbinden sonra bize gelebiliyor mu? Geçinilecek bir tip miyiz? Mazlumlar bizi arıyorlar mı? Günde kaç defa telefonumuz çalıyor selamlaşmak için? İnsanlardan insanların Rabbine sığınırken hiç mi insanlarla oturup kalkmayacağız? İnsansız yürümez bu dava. İnsanların etrafında toplanacağı insanlar olmadan da yürümez ama…
SON SÖZLERİN SON SÖZÜ
Allah’ın kitabı insanı insanla ikaz ederek hitama eriyor. Bu, meleklik ile şeytanlık arasında bir imtihana hazır olmamız konusunda uyarıdır. İnsanı anlamadan, insanı tanımadan yol alamayacağımızın göstergesidir. Derdimiz insanla başladı ve insanla devam edecektir. Sorun da çözüm de insanın ta kendisidir. Ya insanlar ondan Allah’a sığınır; sorun olur. Ya da onunla Allah’a sığınırlar; çözüm olur.
Salih Eğridere / Gençdoku 57. Sayı (Şubat2014 / Rebiülevvel 1435)